Sevgili Hakkı Keskin,
Federal Alman Meclisi`ndeki(Bundestag) görevinizi tamamladınız. İçinde bulunduğumuz dönem için adaylığınızı koyma girişim ve çalışmaları da yapmadınız. Biliniz ki, bu size ve bize onur kazandirdi. Ne mutlu size ve Almanya`da yaşayan Turk kökenlilere.
Sizi tanidigim 1990`li yılların başlarından bu yana çalişkanlığınızı, iyi niyetinizi, açik sözlülüğünüzü, ilkeliliğinizi, toplumculuğunuzu, savaşimciliğinizi, ülke ve halkınıza olan bağlılığınızı daima izlemiş ve taktir etmişimdir.
Geçen dört yil içinde de bu kez Federal Milletvekili olarak çalişmalarınızı izlemeğe gayret ettim. Bunlarin tümünde başarili sonuçlar aldığınızı gözlemledim. Kismen Hamburg`da yaşamakta olan bir Türk yurttaşi olarak size en içten teşekkürlerimi sunuyorum.
Köklerinizi, ülkenizi ve insanlarını, din dil, cins ve köken farki gözetmeksizin unutmadığınızı, hiçbir ayrım gözetmeyen hizmetlerinizde populizme, gösterişe kaçmadan, her zaman cesaretle belli etmiş olmanız; siyasal yaşamlarını, çoğunluğa uyumlanmanın gösterisciliği, kolaycılığı ve rahatlığı içinde sürdürerek kişiliklerini kendilerine ustaca dayatılanlarla özdeşleştirebilmiş -‘ram’ olmuş- öteki Türkiye kökenli Bundestag milletvekillerinden olan farklılığınızı belirginleştirmiştir.
Bundestag`in 2005 yılında çikarmış olduğu, kendileri için daima bir yuzkarası kalacak yalanlara ve görülmemiş bir parasal propaganda kapitaline temelli Ermeni Karari`na karşi, mensubu oldugunuz parti dahil , neredeyse tüm Almanya`nin size uyguladiği korkunç baskı seli önünde yıkılmadan tek başınıza ortaya koyup uyguladığınız- mümkün olabilen- en ilkeli tutum, belleğimizden hiç silinmeyecektir.
Bu tutumunuzla emperyalist ülkelerin ve onların yönlendirdiği kamu oylarının, yazılı ve görsel basınlarının hassas yerlerine bir diken gibi battınız. Bunun acısını hep duyacaklardir. Sizde hazmedemedikleri, hazmedemeyecekleri de budur. Burada yaşayanlar ve Alman siyasetini izleyenler, içinde bulunanlar Alman toplumu ve siyaseti zemininde bu duruşu sergilemenin ne derecede güç, ezici ve yıpratıcı olduğunu bilirler. Siz başardınız ve insanlarımızın Siz`e olan güvenini, saygı ve sevgisini tazelediniz.
Şimdi bizim, eskiden olduğu gibi, yine bizim aramızda, bizimle birlikte bir Hakki Keskin`imiz, bu kez daha güçlü olarak: Davranışların zamandaki renkli geçidi, kimilerini buğulandırıp, anlamsızlaştırıyor, silikleştiriyor; kimileri yenilenebilmeyi başarıp ışığığını ve ışıklandırılmasını sürdürüyor!
Bundan sonraki yaşamınızda da Almanya`daki Türkiye`ye, Türk toplumuna hizmet edeceğinizi biliyorum. Çünkü siz, toplumunuza üretmeden, hizmet etmeden duramazsınız. Cumhuriyet`teki yazilarinizi da ilgiyle bekleyeceğiz.
Sizi, en kisa zamanda tekrar içimizde görmek ve dinlemek umuduyla saygı ve sevgilerimi sunarım.
Ülkü Başsoy